S
EDEBİYAT FAKÜLTESİNDE İSTİKLAL MARŞIMIZ VE MEHMET AKİF ERSOY ANILDI
Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, 103. yılını idrak ettiğimiz İstiklal Marşımızı “İstiklal Marşımız ve Mehmet Akif Ersoy” paneliyle andı. Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü tarafından düzenlenen panele Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yüksel Topaloğlu, Prof. Dr. Ahmet Günşen ve Prof. Dr. Ali İhsan Öbek konuşmacı olarak katıldı.
Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Gazi Mustafa Kemal Atatürk Konferans Salonunda, öğretim elemanlarının ve öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirilen program, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları, şehitlerimiz ve gazilerimizin aziz hatıraları için saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunması ile başladı.
Prof. Dr. Yüksel Topaloğlu’nun yönettiği panelin ilk konuşmacısı Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Günşen’di. Mehmet Akif Ersoy’un doğumu, ailesi, şahsiyeti ve düşüncelerini ana hatlarıyla ifade ederek sözlerine başlayan Prof. Dr. Ahmet Günşen, onun zamanı ve çağı takip eden, Doğu’yu bildiği gibi Batı’yı da tanıyan, yakından takip eden modern dünyaya ve çağdaş düşünceye açık bir şahsiyet olduğunu söyledi. Konuşmasının devamında İstiklal Marşı’nın yazılma sürecinden bahseden Prof. Dr. Ahmet Günşen, marş talebinin Türk ordusundan geldiğini, bunun üzerine Hakimiyet-i Milliye gazetesinden ilana çıkıldığını ve bu ilan sonunda yarışmaya 724 şiirin katıldığını, ancak gelen bu şiirlerden hiçbirinin İstiklal Marşı olmaya namzet bulunmadığını, bunun üzerine marşın yazımının Akif’ten rica edildiğini ve bu rica üzerine İstiklal Marşı’nın kaleme alındığını ifade etti.
Panelin ikinci konuşmacısı Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ali İhsan Öbek’ti. Sözlerine zamana bağlı olarak değişen şiir telakkilerine temas ederek başlayan Prof. Dr. Ali İhsan Öbek, dünkü şiirle modern dönemdeki şiir tarzlarının bir olmadığını söyledi ve meseleyi Divan, Arap ve Fars edebiyatları ile yeni şiir arasında karşılaştırmalar yaparak izah etti. Mehmet Akif’in, modern dönemde yetişen bir şair olmakla birlikte şiir anlayışının, sanatının dönemindeki pek çok şairden farklı olduğunu ifade etti ve bunu, onun “Bana sor sevgili kari sana ben söyleyeyim.” dizesiyle başlayan meşhur şiirini okuyarak ve şiiri izah ederek açıkladı.